İnceleme: Kayhan Apart Villa | Kapadokya’da 2 Gün

Geçtiğimiz hafta Ürgüp’te bulunan Kayhan Apart Villa‘nın misafiri olarak bütün hafta sonu Kapadokya’daydık. Birbirinden güzel yerleri gezip harika bir yerde konaklama şansı bulduğumuz bu hafta sonuna dair izlenimlerimi derledim ve kapsamlı bir Kapadokya rehberi de hazırladım.

Kapadokya’ya Nasıl Gidilir?

Kapadokya’ya Kayseri Havalimanı ya da Nevşehir Kapadokya Havalimanı üzerinden ulaşmak mümkün. Nevşehir olan daha yakın. Araçsızsanız shuttle kullanabilirsiniz ancak servisler çok büyük değil. Rahat etmeyeceğinizi düşünüyorsanız araç kiralamanız faydalı olacaktır. Havalimanı – Kayhan Apart Villa arası yaklaşık 40-45 dakika sürüyor.

Size 2 günde Kapadokya’da hemen hemen her yeri gezebileceğiniz bir program da hazırladım. İlk önce davetlisi olarak Kapadokya’ya gittiğimiz Kayhan Apart Villa’yı yakından tanıyalım.

Kayhan Apart Villa

Kayhan Apart Villa 150 yıllık tarihi bir binayı günümüze kadar taşımayı başaran bir konaklama tesisi olarak karşımıza çıkıyor. Hatay’dan getirttiği el oyması kapıları, jakuzisi, şirin odaları, rahat yatakları, keyifli oturma odası ve mutfağı ve geniş avlusu ile hayallerinizdeki evi sizlerle buluşturuyor. Kayhan Apart Villa hakkındaki detaylı bilgilere buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Villa içerisinde 1 mutfak, 2 yatak odası, 2 oturma odası ve 2 banyo bulunuyor. Banyoların birinde nefis bir jakuzi var. Ben en çok üst kattaki yatak odasını ve oturma odasını sevdim. 2. gece televizyon karşısında keyifli bir şekilde uyuyakalmışım hatta 🙂 Pet-friendly olan tesise evcil hayvanınızı da getirebiliyorsunuz. Ayrıca soğuk kış gecelerini de unutmayan Kayhan Apart Villa’da şömine de mevcut.

Sabah villaya geldiğimizde Gizem bizi bir sürü güzel atıştırmalık ve harika enerjisiyle karşıladı. Köpeği Leydi de onun gibi çok tatlı. Gerek villanın sıcacık atmosferi gerek iç tasarımıyla burada gerçekten evinizde gibi hissedeceğinizden eminim. Kapadokya’ya iş sebepli gelenleri de unutmamışlar ve harika bir ofis de tasarlamışlar: ayrıca “Yer Gök Aşk” dizisinin bazı bölümleri burada çekilmiş. Soğuk sevimsiz otel odalarının aksine bu villada aradığınız bütün sıcaklık ve samimiyet mevcut.

Kayhan Apart Villa’nın davetiyle geldiğimiz Kapadokya’da 2 günümüz vardı. Gizem’in önerdiği yerlerden bir liste hazırladık ve neredeyse hemen hemen her yeri gezmeyi başardık. Bir tek Güvercinlik Vadisi, Zelve ve uzak olduğu için Yeraltı Şehirleri’ne gidemedik, onlar da bir dahaki sefere! Haydi turumuza başlayalım 🙂

Kapadokya’da 1. Gün

Ürgüp

Cumartesi sabahı Kapadokya’ya varıp villada biraz dinlendikten sonra Gizem bizi Ürgüp Çarşı tarafına götürdü. Her yerde aşşşırı pahalı hediyelikler satan dükkanların aksine bir dükkandan oldukça uygun fiyatlarda pek çok hediyelik eşya satın aldık. Burayı merak ediyorsanız bana mesaj atarak yerini sorabilirsiniz. Daha sonra börekleri meşhur olan Merkez Cafe & Restaurant adlı yerde biraz soluklandık 🙂

Uçhisar Kalesi

Ürgüp’ten yaklaşık 20 dakika mesafede olan Uçhisar Kalesi‘ne giriştik. Burada Müzekart geçmiyor, tam 10 TL öğrenci ise 3 TL. Kapadokya’nın en iyi manzaralarından birini sunan bu kalede bol bol merdiven çıkacaksanız ancak sonunda çok keyif alacağınız bir noktaya çıkmış olacaksınız o yüzden moral bozmak yok 🙂 Kale turundan sonra mutlaka Kadıneli Restaurant‘a uğramalısınız: gözlemeleriyle bilinen bu lokanta Uçhisar Kalkınma ve Dayanışma derneği bünyesinde hizmet veriyor.

Avanos Saç Müzesi & Sallanan Tahta Köprü

Avanos tarafındaki bu müze bir hayli ilginç: içeride fotoğraf çekme yasağı bulunan müzeye giriş 3 TL. İçeride tam anlamıyla milyonlarca kadının saçı var: bazıları saçının yanına vesikalık fotoğraflarını da koymuş. Aslında bir aşk hikayesinden esinlenip açılan bu müze bir süre sonra oldukça ünlenmiş. Guinness Rekorlar Kitabı‘na giren müzenin kurucusu Galip Körükçü her sene müzeye saçını bırakanlardan belli bir sayıda kişi seçiyor ve onları Kapadokya’da ağırlayıp tüm masraflarını karşılıyor. Bunun yanı sıra Sallanan Tahta Köprü’de ördekleri beslemek de bir hayli keyifli, mutlaka deneyimlemelisiniz.

Turasan Şarap Fabrikası & Üç Güzeller

Sıradaki istikamet hem şarap tadımına katılmak hem de güzel şaraplar satın almak için Turasan Şarap Fabrikası oldu. Ben özellikle Kalecik Karası şaraplarını çok beğendim ve ondan satın aldım. gokhanmms daha çok beyaz şaraplarını sevdi 🙂 Buradaki tadımdan sonra fabrikalarını da gezdik. Daha sonra yolumuz üzerindeki Üç Güzeller‘i ziyaret etmeden edemedik. Üç Güzeller, 2 büyük ve 1 küçük peri bacasından oluşuyor ve Kapadokya’nın simgelerinden biri olarak kabul ediliyor.

Sunset Point (Aşıklar Tepesi)

Günü en güzel ve bir o kadar da özel bir şekilde sonlandırmak için Göreme’nin en tepesi, Aşıklar Tepesi‘ne doğru yola çıktık. Sunset Point olarak da bilinen bu tepeye araçla ulaşmak mümkün, park edebileceğiniz yerler var ve park ücreti yok. Burada özel bir tesis de var ama bu tesis kültüre özgü bir şekilde bildiğin self-service: kahvelerimizi bisküvilerimizi alıp güneşin batışını izledik. Burada şarap bira gibi içecekler de satılıyor.

Han Çırağan & Voila Bar Ürgüp

Bütün gün oradan oraya gezince bir hayli yorulmuştuk. Canım Kayhan’a döndük ve bir güzel dinlendik, şirin mutfağında çay yaptık ve televizyon izledik. Hafiften acıkmaya başlayınca Gizem’in önerisiyle villaya yürüme mesafesinde bulunan Han Çırağan‘a yemeğe gittik. Buraya gittiğinizde mutlaka ama mutlaka testi kebabı (bunu minimum 2 kişilik hazırlıyorlar) söylüyorsunuz, yanına da bir güzel rakı. Bu kadar profesyonel ve başarılı bir restoran bulmak zor: kendilerine tekrar teşekkür ediyorum gerek servis gerek kalite ve gerek lezzet için.

Burada pek bir gece hayatı yok ama bizden kaçmaz: kapısından ve girişinden şarap evi sandığımız Voila Bar‘a bir gidik bir de ne görelim! Eski sevilen rock/indie müziklerin çaldığı ve içeride kültürlü ve her yaştan arkadaş gruplarının bira ve şarap içtiği bir mekan. Buraya resmen bayıldım: bana Antalya/Kaş barlarını anımsattı baya.

Kapadokya’da 2. Gün

Gamirasu Cave Hotel

Günaydııın! Kapadokya’da 2. güne çok keyifli ve enerjik başladık. Uçak akşama doğru olduğu için bolca vaktimiz vardı. Gizem’in önerisiyle kahvaltı için 15-20 dakika mesafede bulunan Gamirasu‘ya gittik. Bir köy içerisinde bulunan bu otelin kahvaltısında yok yok: açık büfe olarak servis edilen kahvaltıların yanı sıra ek olarak gözleme ya da omlet gibi kahvaltılıklar da sipariş verebiliyorsunuz. Restoranı çok keyifli, ortamı da öyle.

Göreme Açık Hava Müzesi

Kapadokya maceramızın son durağı Göreme Açık Hava Müzesi oldu. Müze kart ile giriş yapabildiğiniz müze sizi tarih ve sırlarla dolu bir yolculuğa davet ediyor. Müze kartı olmayanlara giriş ücreti 30 TL. Girdiğimiz her kilise, her avlu ya da her oda sizin bir an da olsa durup düşünmenizi sağlıyor. Kapadokya’nın tarihine tanık olmanıza izin veren müzede tarihi yapılar, mimari ve özellikle neredeyse her oda ya da kilisede karşınıza çıkan resim çalışmaları oldukça ilgi çekici ve bir o kadar da düşündürücü.

2. gün hava ilk günün aksine 20 dereceye çıkınca bu müzeyi gezmek daha elverişli bir hale geldi. Manastır hayatını birebir gözlemlememize olanak tanıyan müzede kaya kiliseler, mezarlıklar, şapeller ve bize hikayeler anlatmaya çalışan freskler mutlaka ilginizi çekecektir. Bunların yanı sıra ek 10 TL giriş ücreti ödediğinizde Karanlık Kilise‘ye de girebiliyorsunuz: sadece tek bir ışık alan bu kilise müzenin bence en çok dikkat çeken noktası.

2 günde Kapadokya’nın dört bir yanını dolaşarak harika anılar yaşadık ve kültür dolu bir masala tanık olduk. Kayhan Apart Villa‘ya nazik davetleri için çok teşekkür ediyorum tekrardan. Bir sonraki Kapadokya maceramı iple çekiyorum! Kapadokya hakkında sorularınız varsa bana cigsem@cisetta.com üzerinden ulaşabilirsiniz, sevgiler♥️

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir