São Paulo’dan bütün dünyaya “Techno is past, present and future!” felsefesiyle ününü duyuran Victor Ruiz, İstanbul’da en çok sevilen yabancı isimlerden biri.
Kendine has tarzıyla “Addicted”, “Thoughts” ve “Work” gibi pek çok kaliteli parçaya imza atan DJ ve prodüktör, hem partneri hem de iş arkadaşı Any Mello ile dünyanın dört bir yanında inanılmaz performanslar sergilemeye devam ediyor.
23 Nisan gecesi indigo’da performans sergilemeden önce kendisiyle biraz sohbet ettim. İlham bulmaktan, turne hayatından ve daha pek çok şeyden konuştuk.
Sanırım İstanbul’da ilk defa bulunmuyorsun, buraya gelmeyi seviyor musun? İstanbul’da herhangi bir değişiklik gözlemledin mi? İstanbul ve buranın elektronik müzik sahnesi hakkında ne düşünüyorsun?
Evet bu benim üçüncü gelişim aslında. Buraya gelmeyi seviyorum. İstanbul’a geri gelmek güzel ve burada olmaktan mutluyum. Kısa bir süre buradayım ama tadını çıkaracağım. Burası bütün dünyada en sevdiğim şehirlerden biri. Söylemek zor çünkü burada çok fazla zaman geçiremedim. Her geldiğimde indigo’da çaldım ama her seferinde inanılmazdı. İstanbul inanılmaz, indigo’dan bazı arkadaşlarım var, Murat Uncuoglu gibi, kendisi gerçekten iyi biri. Sevdiğim bazı arkadaşlarım var. Buranın insanlarını çok arkadaş canlısı buluyorum.
Dünyada ve İstanbul’da en yetenekli sanatçılardan biri olarak biliniyorsun. Sevdiğimiz pek çok parçan var. Bütün bu parçaları ve performansları göz önüne aldığımızda, basit kelimelerle müzikal yolculuğunu nasıl tanımlarsın? Bu ana gelmek zor muydu?
Sanırım bunu basit kelimelerle söylemek imkansız.
Bu uzun bir seyahat, biliyorum.
Evet, kesinlikle öyle. Küçükken müzik yapmaya başladım. Her zaman kalbimden, aklımdan geliyordu. Yaptığım şeyde her zaman tutkuluyum. Küçükken rock ‘n’ roll ile başladım, gençken psy-trance ile ilgilendim ve sonra techno.
Any ile uzun bir zamandır turnedesin. Yorucu mu? Her zaman maceralı mı yoksa heyecan verici mi? Durmadan seyahat etmek ve performans sergilemek nasıl hissettiriyor?
Hayır, pek çok insan DJ’lerin en iyi hayata sahip odluğunu düşünüyor, çok seyahat ediyoruz ve harika yerlere ve partilere gidiyoruz. Ama bazen zor oluyor ve uyumak için zamanımız olmuyor. Bazen şehre vardığımızda hemen kapıya, kulübe ya da festivale gitmemiz gerekiyor. Ya da havalimanına gidip tekrar uçmanız gerekiyor. Bazen çok çılgın ama bunu seviyorum. Bu benim hayatım.
Prodüksiyon için nasıl zaman ayırıyorsun? Yoğun takviminde prodüksiyon yapmak kolay mı?
Evet çünkü prodüksiyon yapmaya başladığımda doğru ekipmanlara sahip değildim bu yüzden kulaklıklarımla üretmeye alıştım. Seyahat ederken sadece kulaklıklarımı takıyorum ve bilgisayarımda müzik yapıyorum. Uzun uçuşlarımda bazı parçalar yaptım. Bu durum değişebiliyor, eğer zamanım ve ilhamım varsa, bilgisayarımı açıyorum, kulaklıklarımı takıyorum ve yapıyorum. Sonra da mix yapıyorum.
Seyahat ederken hep yanında taşıdığın 3 önemli şey nedir?
Ohhh, bu komik çünkü geçen gece Münih, Almaya’da çaldık ve bu gece İstanbul’dayız. Bu hafta sonu bilgisayarımla seyahat etmedim. Bu benim için bir ilk! Biraz garipti, otel odama geldiğimde bilgisayarımı açarım ve müzik yaparım, internette gezinirim, film izlerim ya da başka bir şey. Şimdi sadece elimde telefonum var ama sevgilim için daha çok vaktim var!
Biraz da yeni EP’in, Soul Seek’ten bahsedelim.
Eğer beni takip ediyorsanız bu parça hakkında bir açıklama yaptığımı çoktan biliyorsunuzdur. Sevgilim için önceden bazı parçalar yaptım ama bu çok özel. Bu parçayı yaptığımda çok duygusaldım ve bunun hakkında çok iyi hissediyordum. %100 Any’den, sevgilimden ilham aldım. Ona beslediğim bütün sevgiyi müzik ile anlatmaya çalıştım. Durmadan tekrara alıp alıp durdum ve parçadaki bütün melodiler canlıydı, sentezörümde çaldım, midide değil. Her şey canlıydı. İnanılmazdı.
Ve dün onun doğum günüydü, değil mi?
Kesinlikle! Bugün ise bizim birbirimizi tanıdığımız gün. Tam 5 yıl önce bugün tanıştık. Bu çok özel, onu seviyorum.
Son olarak, hayatta ilham bulma konusunda hayranlarına ne önerirsin? Mesajın nedir?
Bunu herkese söylerim, en önemli şeylerden biri çok çalışmak, bu çok önemli. Nereye gitmek istersen git kestirme yol yok. Odaklanmalısın, amacın olmalı ve sonra harekete geçmelisin. Deli gibi çalışmasın yoksa hiçbir yere varamazsın. Ne yapacağını bilmediğinde kalbini dinle. Sadece nefes al ve kendine sor “Neye ihtiyacım var?”, “Nereye gitmem gerekiyor?”, “Ne istiyorum?”. Sadece içgüdülerini dinle. Hayallerini takip et. Ve bu çok önemli, kimsenin sana “Bunu yapamazsın” demesine izin verme çünkü yapabilirsin. Ne kadar zor olursa olsun ve ne kadar sürerse sürsün, peşinden git.